20 Kasım 2011 Pazar
Orhan Pamuk Nobel Edebiyat Ödülü Konuşması'ndan bir bölüm...
19 Kasım 2011 Cumartesi
Van'da Çadır'da çıkan yangında ölen 3 kardeş için...
Hayat...Bu kadar kaygan herşey dimi?
Bu şarkıyı 3 kardeşe; Bahar'a, İsmail'e ve Mikail'e armağan ediyorum...
Tears in Heaven: http://www.youtube.com/watch?v=sSbqm7ZK_9s&feature=related
Would you know my name If I saw you in heaven Will it be the same If I saw you in heaven I must be strong, and carry on Cause I know I don't belong Here in heaven Would you hold my hand If I saw you in heaven Would you help me stand If I saw you in heaven I'll find my way, through night and day Cause I know I just can't stay Here in heaven Time can bring you down Time can bend your knee Time can break your heart Have you begging please Begging please Beyond the door There's peace I'm sure. And I know there'll be no more... Tears in heaven Would you know my name If I saw you in heaven Will it be the same If I saw you in heaven I must be strong, and carry on Cause I know I don't belong Here in heaven Cause I know I don't belong Here in heaven |
13 Kasım 2011 Pazar
Kendinizin icinden yeni bir kendiniz cikarmaya zorlanmak
kendinizin icinden yeni bir kendiniz cikarmaya zorlandigimiz anlar gibi
yeni bir iklime, yeni bir kente, bir tutukluluk haline, bir trafik kazasina, basimiza gelmis bir felakete, iskenceye cekilmeye, ameliyata alinmaya kendimizi hazirlar gibi
yani dayanmak ve katlanmak icin silkelerken butun benligimizi
ama oyle sessiz baktigimiz duvarlar gibi olmaya calisirken
ve kazanmis gorunurken derinligimizi
Ne zaman ki, yeniden canlanir bagislamasiz bellegimizde
bir ânin, yalnizca bir anin butun bir hayati kapladigi anlar
o tiktaklar kadar onemsiz kalir simdi
hayatimiza verdigimiz butun anlamlar
…
Murathan Mungan
Yaz Gecer
12 Ekim 2011 Çarşamba
8-15 Ekim 2011 Film Ekimi'nden
Öncelikle bilet alma maceramla bu yeni yazıma başlamak istiyorum.
Ctesi sabahı saati 9'a kurup, 10:15'te ancak uyanabilen Seçil, filmleri 15 dakika içersinde seçmiş, biletlerin satışa çıktığı saat 10:30'da biletix'i aramaya başlamıştı. Biletix'e ulaşmak ne mümkündü.
Bu yüzden yarım yamalak yüzünü yıkayıp sokağa fırlayan bu sanatsever kız soluğu City's Nişantaşı'nda almıştı. Bir de ne görsün sinema katı mahşer yerine dönmüş, 360 derece kuyruk oluşmuştu. Seçil'in gözünde sanat dostları bir anda sanat canavarlarına dönüşmüş, içinden yahu sanatseverler biraz bohem olur, karga ...unu yemeden ne zaman geldiniz de buraya dizildiniz diye bağırmaya başladı. Sonra kendini toparlayıp, biletix'i aramaya koyuldu ve ilk arayışında düşürdü.
Seçtiği 13 filmden yalnız 6'sına bilet bulabilmişti. Yine de mutluydu. Outcome: Lalekart farz oldu.
Şimdi gelelim şu ana kadar izlediğim filmlere:
1) Acı Tatlı Tesadüfler: sonu geyiğe bağlasa da güzel film, tavsiye edilir.
2) Margin Call: Bankacı kimliğimle end user computing konusunu bilen biri olarak film ilgimi çekti, kesinlikle tavsiye edilir.
3) Restless: Senaryo, oyunculuk, sanat yönetimi çok iyi. Tavsiye edilir.
3 filmim kaldı, onlarla ilgili de yazıyor olacağım.
30. İstanbul Film Festivali'nde izlediğim filmler nelerdi?
2) Güz Sonatı: Ingmar Bergman
3) Lizbon'un Gizleri
4) Kumdan Kale
5) Yağmuru Bile
6) Keyif Evi
7) Güven
8) Chungking Ekspresi
9) Düzelti
10) Yolculuk
11) Hizmetçi
12) Bataklık
13) Bizim Büyük Çaresizliğimiz
14) Kavşak
15) Bir Ayrılık
16) Bilinmeyen Kişiler
17) O Ağacın Altı
18) Atlıkarınca
19) Aşk Suçu
20) Artık Yıl
21) Ölümüne Kaçış
22) Juan
23) Bazıları Sıcak Sever
24) Ömrümüzden Bir Sene
25) Ha Ha Ha
26) Keşke Bilseydim
27) Dantelci Kız
28) Küçük Beyaz Yalanlar
29) Yaşasın Aşk
Şu iki filme ise bilet alıp gidemedim, dvd'lerini bulmalıyım:
Tutku
Portakallar ve Günışığı
Gittiğin filmlerin reklamını mı yapıyorsun, iki satır görüş niye yazmadın dediğinizi duyar gibiyim. Ancak hem üzerinden zaman geçtiği hem de canım istemediği için yorum yazmayacağım. Kayıt altına almak için bu listeyi yapmak istedim.
teşekkürler
20 Temmuz 2011 Çarşamba
18 Haziran 2011 Cumartesi
Nişantaşı’nı niye seviyorum?
1. Sabah saat 10’da saat daha 8 gibi hissedersiniz çünkü Nişantaşı henüz uyanmamıştır.
2. Yaşlı ama bakımlı ve şık hanımlarını, kırış kırış göz kapaklarına sürülen farları seviyorum.
3. Havada uçuşan parfüm kokularını seviyorum.
4. Uzun yıllardır bu semtte oturan insanların nazikliğini seviyorum.
5. Teşvikiye Saray’ın sahanda yumurtasını, kıymalı kol böreğini, bal kaymağını ve tabii çayını
seviyorum.
6. Özellikle havanın ne aydınlık ne de tam olarak karanlık olduğu akşamüstü saatlerinde Teşvikiye
Saray’da otururken Teşvikiye Camii’ni seyretmeyi seviyorum.
7. Eskiden beri bu semtte iş yapan esnafların güleryüzünü ve içtenliğini seviyorum.
8. Sarı dolmuşlara binip Taksim’e gitmeyi seviyorum.
9. Herşeye hemen ulaşabilmeyi, mahalle havasını seviyorum.
10. Rahatsız etmeyen hafif rüzgarını seviyorum.
11. Yaz akşamlarını ayrı yılbaşı öncesi canlılığını ayrı seviyorum.
12. Daha fazla özgür insan görmeyi seviyorum.
13. Görgülü Pastanesi’nin kıymalı küçük pizzalarını seviyorum.
14. Bakımlı saçlı hanımlarını seviyorum.
15. Piknik Büfe’nin goralı ve ayranını seviyorum.
16. City’s in son iki yıldır festival sineması olmasını seviyorum.
27 Şubat 2011 Pazar
Audrey and Grace
and the oscar goes to...
En İyi Film:
The Social Network
En İyi Yönetmen:
David Fincher, The Social Network
En İyi Erkek Oyuncu:
Colin Firth "The King's Speech''
En İyi Kadın Oyuncu:
Natalie Portman "Black Swan"
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu
Geoffrey Rush "The King's Speech"
En İyi Animasyon:
Toy Story 3 - Lee Unkrich
En İyi Görüntü Yönetimi:
Inception - Wally Pfister
En İyi Orijinal Senaryo:
Inception: Christopher Nolan
En İyi Uyarlama Senaryo:
The Social Network, Aaron Sorkin
En İyi Yabancı Film:
Biutiful (Meksika)
En İyi Sanat Yönetimi:
Alice in Wonderland, Robert Stromberg, Karen O'Hara
En İyi Kostüm:
Alice in Wonderland, Colleen Atwood
I Am Love, Antonella Cannarozzi (gönlüm I am Love'dan yana ama Alice alabilir.)
En İyi Kurgu
Black Swan Andrew Weisblum
En İyi Müzik:
The King's Speech, Alexandre Desplat
En İyi Görsel Efekt:
Inception, Paul Franklin, Chris Corbould, Andrew Lockley ve Peter Bebb